Anestezi Filminin Konusu

Görünürde, Clayton Beresford, Jr’ın (Hayden Christensen) hayatı dört dörtlüktür. Ona tapan bir annesi (Lena Olin), Samantha Lockwood (Jessica Alba) adında harika bir nişanlısı, başarılı bir kariyeri ve hekesin hayallerini süsleyecek kadar büyük bir servete sahiptir. Buna rağmen, Clay’in hayatı mükemmel değildir: Sam ile olan ilişkisini gizli tutuyordur çünkü Sam, kimi zaman küstah da olabilen annesi Lilith’in yanında çalışıyordur. Bunun da ötesinde Clay, kalp rahatsızlığı nedeniyle geçireceği nakil için uygun bir kalp beklemektedir.

Jack Harper (Terrence Howard) ise Clay’in arkadaşı ve kardiyolojistidir. Clay’in geçirdiği ilk kalp rahatsızlığında ona müdehale eden de Jack’tir. İki genç adamın dostluğu böyle başlamıştır ve Jack, Clay’in özel isteği ile aynı zamanda kalp naklini gerçekleştirecek olan cerrahtır. Nadir kan grubu nedeniyle uygun kalbin bulunması gecikirken, Clay’in hayattan tek beklentisi vardır: Annesine gerçekleri anlatıp, çok sevdiği nişanlısı Sam’i daha fazla üzmeden onunla evlenebilmek.

Çok geçmeden Sam’in de ısrarlarıyla, Clay annesine gerçekleri anlatır ve tahmin ettiği gibi annesinin büyük tepkisi ile karşılaşır. Lilith’in Sam veya kendisi arasında seçim için rest çektiği Clay, hemen o gece Jack’in sağdıçlıklarını yaptığı ayaküstü bir törenle Sam’le evlenir. Nikahtan hemen sonra, Clay’in çağrı cihazına bir mesaj gelir: Aranılan kalp sonunda bulunmuştur.

Yeni evli çift hemen hastaneye koşar. Burada Jack, onları ameliyatı birlikte gerçekleştireceği meslektaşları Dr. Putnam (Fisher Stevens) ve Hemşire Carver (Georgina Chapman) ile tanıştırır.

Ameliyatın gerçekleşeceğini haber alan Lilith de hastaneye koşar ve daha önce de defalarca tekrarladığı gibi ameliyatı kendi arkadaşı, ünlü cerrah Dr. Neyer’ın (Arliss Howard) gerçekleştirmesi için ısrar eder. Ancak Clay kararlıdır. Jack onun arkadaşıdır, iyi bir doktor olduğuna da inancı tamdır. Clay ameliyata hazırlanırken, Sam de Clay’i rahatlatmaya çalışıyordur.

Son anda ameliyata katılamayacağı belli olan anestezi uzmanının yerine, acil olarak çağırılan Dr. Larry Lupin, hastaneye biraz gecikme ve nefesinde alkol kokusu ile vardığında, ekipte onu ameliyata dahil edip etmeme konusunda küçük bir tedirginlik yaşanır ancak sorun olmayacağında hemfikir olurlar.

Clay ameliyata alınır ve Dr. Lupin sorunsuz bir biçimde hastaya anestezi uygular. Ancak Clay fark eder ki, anestezinin etkisini göstermiş olması gerektiği bir süre sonra hala doktorların konuşmalarını duyabiliyordur. Hazırlıklar tamamlanıp ameliyata geçilmek üzereyken, Clay Jack’in neşter tutan elini göğsüne koyduğunu da hisseder ve anlar ki, bu onun için kabustan da beter bir deneyim olacaktır.

Clay’in başına gelen, tıp dünyasında “anestezi farkındalığı” adı verilen bir durumdur ve hasta, etrafında olup biten her şeyi duyabiliyor ve hissedebiliyordur ancak konuşamıyor veya hareket edemiyordur.

Jack ve ekibinin, bedeni üzerinde yaptığı her şeyi tüm acısıyla beraber hisseden Clay, kendini bir kabus gördüğüne inandırır. Zihninde geçen bir takım konuşmaların yanısıra, ameliyat odasından da sesler duymaya devam ediyordur ve çok geçmeden anlar ki, aslında kimse göründüğü gibi değildir. Aslında o ameliyat masasından hiç kalkamayacaktır.

Hiç yorum yok: