“Madagascar: Escape 2 Africa” projesi

AFRİKA DÜZLÜKLERİNİN ÜZERİNE GÜNEŞ DOĞARKEN…

“Madagascar: Escape 2 Africa” projesini tamamlamak için yıllarını veren film yapımcılarının hepsinin kendine özgü hedefleri ve amaçları vardı. Ancak hepsinin ortak hedefi, Madagaskar adasında mahsur kalan sevimli hayvan dostlarımızın Central Park’taki hayvanat bahçesine geri dönebilmek için yaptığı girişimlerin öyküsünü izleyiciye en büyüleyici şekilde sunmaktı.

Yapımcı Mark Swift bu konudaki düşüncelerini şu sözlerle özetliyor: “Bu fillmdeki karakterlerin hepsi kendi çapında olgunlaşır. Alex açısından bu deneyimin en büyük getirisi, Afrika’da kendisini gerçek bir aslan gibi hissetmektir. Hayvanat bahçesi şovmeni kimliğinden uzaklaşıp kendi özünü hissettiğini görürüz. Diğer karakterlerin de kendine özgü olgunlaşma süreçleri vardır. Örneğin zebra Marty, ömründe ilk kez kendi türdeşleriyle beraber geniş düzlüklerde koşma fırsatını bulur. Bu onun her zaman hayalini kurduğu birşeydir. Ancak çevresinin sadece kendi türdeşleriyle sarılı olması ilerleyen süreçte pek de hoşuna gitmez. Su aygırı Gloria için yeni bir ilişkiye başlamanın zamanıdır. Erkek su aygırlarıyla ilk kez karşılaşırken aradığı aşkı onlarda bulmaya çalışır. Zürafa Melman’ın öyküsü ise aslında bir keşfetme öyküsüdür. Gloria’ya aşık olduğunu keşfettiğini görürüz.”

Yapımcılardan Mireille Soria ise kişisel duygularını şu sözlerle dile getiriyor: “Kahramanlarımız daima New Yorklu olarak kalacaklardır. Çünkü onlar sözde değil özde New Yorkludurlar. Afrika onların anavatanıdır ama oraya New York’tan gelmişlerdir. Bu nedenle ilk hedefleri New York’taki hayvanat bahçesine geri dönmek olur. Aslında bu konuda kendi aramızda yoğun tartışmalar yaşadık. Kahramanlarımız Afrika’da kalmalı mı, yoksa geri dönmeli mi sorusunu kendimize sorduk. Çünkü artık Alex’in bir ailesi vardır. Şahsen benim de bir ailem var.


Çocuklarım büyüse bile onların evden ayrılmasını istemem. Evet, hedefimiz bağımsız ruhlu çocuklar yetiştirmek olmalıdır, bunu kabul ediyorum. Ama günün birinde ailesinden ayrılacak olsa bile onları unutmamalıdır. Alex’in ailesi örneğine dönecek olursak, çocuklarının bir New Yorklu olduğunu kabullenmek durumundadırlar. Ancak bu onların bölünmüş bir aile olduğu anlamına, birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmez. İzleyicimizin büyük bölümünün çocuk olması nedeniyle belki çocuklar bu mesajı yeterince algılayamaz ama filmi seyredecek olan ebeveynlerin bu mesajı alacağına eminim.”

Filmle ilgili son sözleri yazar / yönetmen Tom McGrath söylüyor: “Bu film daha görkemli, daha iyi ve daha eğlenceli oldu. Ancak aynı zamanda izleyicinin kendisini biraz daha iyi hissedeceği mesajlar koyduk. Bence izleyiciler özellikle ailevi konular, kimlik konuları ve sevgi gibi konularda kolayca bağlantı kurabilecekler. İzleyiciyi yine güldürmek istedik, öncelikli hedefimiz buydu ama aynı zamanda biraz da duygulandırmayı hedefledik. İzleyiciye harika bir öykü anlatmak ve ilkinden daha fazla duygulandırmak için bu ikincisinin mükemmel bir fırsat olduğunu düşünüyorum.”

Hiç yorum yok: