Kara Şövalye 23 Temmuzda Sinemalarda

Aydınlık ve serin bir Ekim sabahında toplanmış insan kalabalığı, şehri saran suç dalgasının son kurbanı olan merhum emniyet müdürlerine saygılarını sunmak için toplanıyor. Aniden, “motor!” diyen bir haykırış sessizliği delip geçiyor ve silah sesleri kalabalığın çil yavrusu gibi dağılmasına yol açıyor.

Biri “kes!” diye bağırıyor ve herkes dikkatini, Chicago sokaklarında hüküm süren kontrollü karmaşayı idare etmek için doğrudan figüranlara seslenen uzun ince, yumuşak yüzlü yönetmene çeviriyor.

Bu adamın, yani Christopher Nolan’ın yönettiği teknik kadro, oyuncular ve figüranlardan oluşan küçük bir ordu, yılın en beklenen filmlerinden birinden önemli bir sahneyi çekmek için toplanmışlar: Warner Bros. Pictures yapımı aksiyon-macera filmi Kara Şövalye.

Kara Şövalye ile, Nolan Gotham City’yi ve onun gizemli koruyucusu Batman’i tekrar ziyaret ediyor. 2005 yapımı Batman Başlıyor’u takip eden filmde, yönetmen Nolan ölçeği ve ana karakteri bekleyen tehlikeyi büyüttü. Bu karakter, Sanayici Bruce Wayne ve alt kimliği Batman olarak çifte bir yaşam süren, karmaşık bir milyarder. Nolan çekimlere ara verildiği bir anda “kendi kendini yaratmış bir kahraman o,” diye yorumluyor. “Bence saf kişisel disiplin ve irade gücüyle kendisini insanüstü birine döndüren adam öyküsü çok çekici bir hayal. Batman’in olağanüstü serveti dışında hiçbir süper gücü yok. Finansal kaynaklarınız ve bu sayede elde edeceğiniz güç sınırsız olsaydı, bunu nasıl kullanırdınız?”

Nolan bölünmüş karakteri canlandırması için rolünün içinde kaybolmasıyla övgü toplayan bukalemun oyuncu Christian Bale’le tekrar işbirliği yaptı. Kara Şövalye, Batman Başlıyor geçtiğimiz yıl gösterime giren Prestij’den sonra, Bale’in yönetmenle birlikte gerçekleştirdiği üçüncü proje. Nolan’a göre Bale, Batman/Bruce Wayne’de gördüğü eşsiz özelliklere sahip. “Christian’ın kendine has bir kişisel disiplin havası var,” diyor yönetmen. “Bruce Wayne’in kendisini sıradan bir insandan sıra dışı bir suç savaşçısına dönüştürmek için sahip olduğu nitelikler var. Christian bunları çok inandırıcı ve anlaşılır bir şekilde yansıtıyor.”

İlk filmdeki çalışmasının ardından geri dönen yapımcı Charles Roven, Nolan’ın sözlerine katılarak şunları ekliyor: “Christian karaktere, Batman’de olması gereken kişilik, karmaşıklık ve duygusal boyut gibi özellikleri katıyor.”

Bale, bu sürekli gelişen, kimliği Gotham City’nin güvenliği ve adaletle yakından ilişkili karaktere bürünme fırsatını zevkle kabul etmiş. “Bu ona bir amaç veriyor; ayrıca bir de simge yaratmış ve bu sembolün sınırları olamaz,” diye açıklıyor Bale. “Asla zayıflık gösteremez. Bruce Wayne için iyi olanla Batman için doğru olanı yapmak arasında bir çatışma var; sürekli uyum içinde değiller. Bruce, Batman karakterini serbest bırakmanın ve onu dizginleyememenin acısını çekiyor. Fiziksel ve ruhsal olarak pek çok yönden fedakârlıkta bulunuyor.”

Kara Şövalye, Batman’i dünyanın diğer ucuna, Hong Kong’a; Bruce Wayne’i ise kendi ruhunun derinliklerine doğru yeni bir yolculuğa çıkarıyor.

“Son bıraktığımızdan beri bir olgunlaşma söz konusu,” diyor Nolan. “Öykünün başında kendisine daha çok güveniyor, yaptığı şey ve kimliği konusunda biraz daha rahat. Bence öykünün sonunda bir kez daha – ama yepyeni bir şekilde- sınavdan geçiyor.”

Nolan’ın eşi ve tüm filmlerinde çalışmış olan yapımcı Emma Thomas, şöyle diyor: “Chris geçen filmde, kasıtlı olarak karakterin tamamen gerçekçi ve modern bir dünyada var olmasını öngören vizyonunu oluşturmaya odaklandı. Bu öyküde, Christian’la birlikte Batman’in aslında karakterin özü olduğu fikrini keşfediyorlar; Muhteşem arabaları, kolunda güzel kadınlar ve dünya yansa umurunda değil tavrıyla Bruce Wayne, gerçekte olduğu kişi değil, bu dünyada var olmak için taktığı bir maske.”

Batman Başlıyor sonrası Gotham’da, Batman’in içeri tıktığı kötü adamlar, yeni bir suçlu güruhunun doldurmak için yarıştıkları bir boşluk yarattılar.” Batman şehre yardım etti etmesine ama suçun artışından sorumlu olduğunu da dikkate almak zorunda,” diyor Bale. “Şehri yeni düşmanlardan koruması gerekiyor ve bundan o kadar kolay kurtulamayacağını dehşetle fark ediyor.”

Ancak hem o hem de Gotham “yeni bir tarz suçlu” ile karşılaşmak üzere: Joker. “Batman Başlıyor’da, karakterin kökenine, Bruce Wayne’in çocukluğuna geçirdiği sarsıntıdan korkularından, suç ve yozlaşmayla savaşma azminden Batman’in nasıl doğduğuna odaklanmıştık,” diyor Thomas. “Bu filmde, Batman Gotham City polisi ve vatandaşları tarafından iyi biliniyor ancak kimileri onu kahraman olarak görürken, diğerleri yarardan çok zarara yol açıp açmadığını sorguluyorlar. Joker’in gelişi ise bu konudaki tartışmaları daha da alevlendiriyor.”

Batman’in düşmanları içinde en çok tanınanı olan sırıtkan palyaço, çizgi romanın en beğenilen ve sevilen öykülerinden bazılarında karmaşaya yol açmak için hiçbir şeyin önünde durmasına izin vermeyen akıl hastası bir suçlu olarak betimlendi. Nolan Joker’i “beyazperdede görülebilecek en mükemmel kötü adam” olarak tanımlıyor.

“Kesinlikle hiçbir kurala sahip olmayan biri,” diyo Bale, “Tek motivasyonu yok etmek olan biri. Bruce’un görebileceği bir çıkarı ya da zaafı yok. Bu manyak yalnızca yıkım istiyor. Kuvvetli bir rakip. Bu kendi kendini yok etmek anlamına gelse bile yıkımdan başka bir şey düşünmeyen biriyle nasıl savaşabilirsiniz?”

Nolan, bu kritik ve tarihi kötü adamı canlandırması için seçtiği, Oscar adayı oyuncu Heath Ledger’ın korkusuz ve eşsiz performansı için övgü düzüyor. “Çok yetenekli birini istediğimi kesindi ama Heath’le tanışıp Joker’e bakış açımı anlattığımda, böyle ikonlaşmış bir karakteri canlandırmaktan korkmadığı belli oldu,” diyor yönetmen. “Öykümüz karakterin çok farklı olmasını ve kendi yorumunu katarak dehşet verici bir şey yaratmaktan korkmayacak, çok cesur bir performans gerektiriyordu.”

Roven merhum oyuncunun güçlü performansına övgü düzen Nolan’a katılıyor. “Joker bir ikon,” diyor. “Edebiyat dünyasının en muhteşem kötü adamlarından biri; psikopat, gizemli, zeki, şeytani, büyüleyici, komik... İzlemesi çok zevkli biri. Gözlerinizi alamayacağınız bir karakter ve onu oynaması için inanılmaz bir aktöre ihtiyacımız vardı. Heath her yönden rolün hakkını verdi. En küçük bedensel ayrıntıdan sesindeki en ufak değişime karaktere tamamen sahip oldu. İnanılmaz bir performans sergiledi.”

Karanlığı ışıkla dengeleyen, çizgi romanların bir başka ikonik karakteri ise suça savaş açmış, hırslı Bölge Savcısı Harvey Dent filmde Thank You For Smoking’in yıldızı Aaron Eckhart tarafından canlandırılıyor. “Harvey pek çok yönden bir halk adamı,” diyor Nolan. “Bir parça ‘sıradan insan.’ Batman’den daha farklı bir tarzda bir Amerikan kahramanı. Kara Şövalye ile Gotham’ın –bir bakıma- gündüz vakti kahramanı arasındaki kontrast bence büyüleyici.”
Dent Batman’le aynı idealleri paylaşıyor ama daima aynı görüşte değil. Eckhart “o da Batman gibi suçla savaşıyor; yöntemlerimiz aynı olmasa da bence aynı sonuca varmak için çalışıyoruz,” diyor.

Nolan, Batman ve Harvey Dent’in, filmin kalbinde yer alan pek çok çifte ilişkiden biri olduğunu ekliyor. “Bence bu filmde yer alan karmaşık ilişkilerin hepsi en saf halde. Öyküde karşımıza çıkmasını istediğimiz efsanevi bir niteliğe sahipler.”

Harvey Dent’in, Gotham’ın “Beyaz Atlı Şövalyesi” olarak gelişi Bruce Wayne için bir umut ışığı oluyor. “Harvey Dent karakteri yolu aydınlatıyor,” diyor Bale. “Bruce onunla yakından ilgileniyor, ona büyük saygı duyuyor ve onun, Gotham’ın gerçek yüzünü simgelediğine inanıyor. Dent’in Batman’i gereksiz kılacağını ve yozlaşmanın yok olmasıyla Batman’in de kaybolup gideceğini umuyor.”

Ama bu, karakter için iki ucu keskin bir bıçak. Batman Başlıyor’un sonunda, hayatının aşkı Rachel Dawes, Batman olarka çifte bir yaşam sürdüğü müddetçe Bruce’la birlikte olamayacağını söylemişti. Harvey Dent, Bruce Wayne’in olamayacağı her şey. Nolan, Kara Şövalye’de Rachel’ı canlandırması için Sherrbaby ve Sekterer gibi filmlerde ayrıntılı performanslar sergileyen Maggie Gyllenhaal’u seçti. “Filmin başında Rachel bölge savcısı yardımcısı ve Harvey Dent için çıldırıyor,” diyor Gyllenhaal. “Bence birlikte çok mutlular ve birbirlerini heyecan verici buluyorlar. Aynı zamanda, bence Rachel Bruce’u da gerçekten seviyor; Bruce da onu seviyor. Film ilerledikçe, Rachel kendisini içinden çıkılmaz bir durumda buluyor. Rachel Batman’le ilişkiye girmek istemiyor. Bu onun için iyi bir şey değil. Ve haklı. Ama sonra, pencereden düşerken Batman gelip onu tutunca, bu çok fazla geliyor.”

Aktris, durumun gerçekliğinin Bruce’u bunu kabullenmeye zorladığını belirtiyor. “Bruce kıskanıyor ama aynı zamanda Harvey Dent’i gerçekten destekliyor ve ona inanıyor,” diyor Gyllenhaal. “Yani Bruce da içinden çıkılmaz bir durumla karşı karşıya.”

Batman Başlıyor’da Rachel’ı oynamayan Gyllenhaal, bu filmde yapımcılar için büyük bir keşif oldu. “Filmdeki tüm karakterler bir şekilde olgunlaştı. İlk öyküden sonra yol aldılar,” diyor Nolan. “Maggie bizim için gerçek bir keşif oldu çünkü karaktere taze bir bakış açısıyla birlikte gerçekten inanılmaz bir yetenek getirdi.”

Romantik partner rollerinde Bale ve Eckhart’la birlikte çalışmak, Gyllenhaal’a Rachel Dawes’un ikilemi hakkında derin bir fikir vermiş. “Yani, Christian Bale’den ve Aaron Eckhart’tan söz ediyoruz; ikisi de gayet görkemli, o nedenle bu ikilemi hissetmek kolay oldu,” diyor gülümseyerek.

Dent’in Rachel’la olan ilişkisi ve Batman’in gözünde simgelediği kavram, filmde belki de en dramatik ve duygusal yolculuğa kapı açıyor. “Joker’den başka Harvey Dent de işlemediğimiz ilginç Batman karakterlerinden biri,” diye açıklıyor karakteri perdeye taşıma fırsatını bulmaktan memnun olan Nolan. “Harvey Dent’in gerçek öyküsü – siz buna başlangıç öyküsü de diyebilirsiniz- kim olduğu, Gotham için neyi simgelediği ve Harvey Dent’in trajedisi çok büyük ölçeğe sahip bir hikâye.”

Tabii ki Eckhart filme katılırken aynı rolün iki farklı yanını oynayacağını biliyordu: Dent ve dönüşmeye mahkum olduğu, korkunç şekilde yaralı kötü adam, İki-Yüzlü. “Çizgi romanlardan çok iyi tanıdığımız İki-Yüzlü, öfkeli biri,” diyor Eckhart. “Öfkesinin büyük bölümü, filmde yaşadığı trajedinin, yetkililer görevlerini yapmış olsalardı engellenebileceği fikrinden geliyor. Acı çekiyor, çok büyük öfke ve kin güdüyor.”

Kara Şövalye’nin yeni oyuncularına eşlik eden, Batman Başlıyor’da izlediğimiz güçlü kadroda, Teğmen Jim Gordon rolünde Gary Oldman (Harry Potter filmleri); Alfred rolünde Oscar ödüllü Michael Caine (The Cider House Rules /Tanrının Eseri Şeytanın Parçası) ve Lucius Fox rolünde Oscar ödüllü Morgan Freeman (Million Dollar Baby / Milyonluk Dolarlık Bebek) yer alıyor. Roven, “Performansında pek çok renge yer veren inanılmaz aktör Gary Oldman var; sonra Dent’i İki-Yüzlü’yü canlandıran Aaron Eckhart var; filmin yüreğini oluşturan Maggie Gyllenhaal var; bu kadar inanılmaz oyunculuk yeteneği yeterli gelmediyse Michael Caine ve Morgan Freeman gibi efsane aktörler var. Bu, malzemeye ve Chris Nolan’ın yönetmenlik yeteneği ile vizyonuna gerçekten inanılmaz bir saygı çünkü karakterler çok zengin ve karmaşık. Bu filmde yer almak gerçekten büyük bir onur.”

“İnanılmaz derecede yetenekli ve birlikte çalışması güzel kişilerle işbirliği yapmak çok zevkli,” diyor Nolan. “Bu harika bir şey ve mümkünse bu deneyimi tekrarlamak istiyorsunuz.”
Macera gizemli kahramanlar ve ne yapacağı kestirilmez kötü adamlar barındırıyor olsa da Nolan bu sıra dışı dünyayı insan gerçeği, sevgi, mizah ve trajediyle renklendirmeye kararlı. “Bence –kadın erkek, genç yaşlı- hepimiz, sinemaya umursadığımız ve ilgilendiğimiz şeylerin kendi yaşamımızın ötesindeki heyecan verici bir diyara açılmış halini görmek için gidiyoruz,” diyor.

“Kara Şövalye’de yapmak istediğimiz tam da bu. Filmde, işlerin düzelmeden önce daha kötüye gittiğine dair bir tema var. Gotham zamanın bu noktasında gayet sıra dışı bir yer, pek çok tehlike ve heyecan barındırıyor.”

Sabahki kalabalık sahnelerden sonra ekip kameraları yeniden yerleştirirken, prodüksiyon tarafından kullanılan binadaki merdivenlerden indirilip lokasyonun karşısındaki bir başka Chicago kulesinin fuayesine götürülüyoruz.

-Tumbler olarak da bilinen- Batmobil Kara Şövalye’de de karşımıza çıkıyor. Ancak Batman, yaratıcı Lucius Fox sayesinde bir başka oyuncağa daha kavuşuyor. Bir brandanın altında tamamen dolu hibrit motosiklet ama aynı zamanda bambaşka bir şey olan Batpod’u buluyoruz.
Batpod’u inşa etmek için Nolan’la ve set tasarımcısı Nathan Crowley’le sıkı bir işbirliği içine giren özel efekt süpervizörü Chris Corbould şöyle açıklıyor: “Batmobil başlangıçta epey zordu ama dört tekerlek ve çalışabileceğimiz boşlukla başardık. Denenmiş ve görülmüş bir şey artık. Ama Batpod sabitlik konusunda kimi yönlerden daha zordu. Başlangıçta sürmesi zordu ve kolayca dağılıyordu. Ona motosiklet demiyoruz çünkü motosiklet gibi davranmıyor.”

Christian Bale, sürüş deneyimini ilk elden yaşadı. “Şimdiye kadar, Batpod’un üzerinde sürüklendim sadece,” diyor yorgun bir şekilde. “Denetimi tamamen bende değildi. Cehennemde fırlamış büyük bir motora benziyor ve sürmesi inanılmaz derecede zor.”

Ancak yapımcıların Batpod sahneleri için gizli bir silahı vardı: Dublör Jean-Pierre Goy. “Jean-Pierre’le birkaç kez birlikte çalışmıştık; o kesinlikle çok şaşırtıcı biri,” diyor Corbould. “Batpod’u sürmek isteyen başka insanlar araçla iyi geçinemediler ama Jean-Pierre – ki kendisi dünyanın en iyi motosiklet sürücüsü değilse en iyilerinden biri- düşünceyi tamamen anladı. Dedi ki ‘peki, bu sahneyi bitirene kadar başka motosiklet sürmeyeceğim.’ Tek yaptığı bu oldu. O makineyi sürmeye odaklandı çünkü Batpod eşsiz sürüş nitelikleri gerektiriyordu. Sürmesi kolay dersem yaşan söylemiş olurum ama sürüş sırasında muhteşem görünüyor.”

Batpod’la zorluk yaşamasına rağmen, Bale Chicago’nun simgesi Sears Kulesi’nin tepesinde durarak filmin dublör gerektiren en etkileyici sahnelerinden birinde yer aldı. “Unutulmayacak bir gündü,” diye anımsıyor. “Batman’in ufuk çizgisine baktığı bir sahneydi ve birinin, ertesi gün dublörlerle çekeceklerini söylediğini duydum. Dedim ki ‘Hayır, ben yapmak istiyorum. Sears Kulesi’nde ayakta durmak istiyorum.’ Yani, siz istemez miydiniz?”

110 katlı gökdelenin tepesinde durma fikri pek çok kişinin yüreğine korku salar ama Bale gözünü bile kırpmamış. “Nefes kesiciydi,” diye tarif ediyor. “Çok heyecanlıydı. Böyle şeylerde garip olan, çabucak alışıp kendinizi rahat hissetmeniz. Herhalde bu tehlikeli bir şey. Sadece birkaç dakika sürdü. Kenardan eğilim aşağı baktım. Çabucak alışıyorsunuz.”

Ancak dublörler ve özel efekt ekipleri için en zorlu sahne, Batman ve Joker arasında Chicago caddelerinde son hızda gerçekleşen ve koca bir tırın görkemli bir şekilde takla atmasıyla doruğa ulaşan takip sahnesiydi. Corbould bunu gülümseyerek “tır günü” diye anımsıyor. Eşi görülmemiş sahnenin çekimini izleyen ve kaydeden meraklıları kastederek “kamyonu tepetaklak etmemizi YouTube’da görebilirsiniz,” diye açıklıyor. “sahnenin deneme çekiminden önce kendisini gördük. Kamyon 16 metre uzunluğunda ve arka ucunu ön ucunun üzerinden geçirdik, hem de şoför içindeyken Corbould ve ekibi, daha önce hiçbir filmde eşine rastlanmamış sahnenin mümkün olduğunca güvenli ve göz alıcı olması için her önlemi aldılar. “Sonunda, Chris sizi havaya sokuyor ve bunu gerçekten yapmak istiyorsunuz,” diye anlatıyor. “Sahneyi gerçekleştirdiğimizde ben bile hayrete düştüm! Chris bağıra çağıra imkânsızı isteyen biri değil ama en iyiyi talep edip sizi o yöne doğru itiyor.”,

Nolan, kamera önündeki kadro gibi, kamera arkasında da Batman Başlıyor ve Prestij’de görev verdiği yaratıcı ekiple çalışıyor: Görüntü yönetmeni Wally Pfister, set tasarımcısı Nathan Crowley, editör Lee Smith ve kostüm tasarımcısı Lindy Hemming. “Oyuncu ya da departman yöneticileri; aynı insanlarla çalışmak harika,” diyor Nolan. “Aşinalık duygusu ve iletişim kolaylığı büyük bir avantaj oluşturuyor. Bu insanlar inanılmaz derecede yetenekliler. Harika bir ekibimiz var. İyi geçinmemizin büyük yardımı oluyor. Bu işimi, özellikle de Batman Başlıyor’un öyküsünü devam ettirmeyi çok kolaylaştırıyor. Filme nasıl yaklaşacağımız konusunda yapılması gereken çalışmanın büyük bölümü zaten yapılmış durumda. Bu büyük bir avantaj.”

Nolan bu filmde Kara Şövalye’ye ışık tutmayı ve büyük oranda Chicago, Hong Kong ve Londra’daki gerçek mekânlarda çekerek filmin dünyasını tam ölçeğiyle vermeyi istedi. Nolan, “gerçek mekânları kullanarak ve gerçek sokaklarda çekim yaparak, stüdyodaki setlerde elde etmenin olanaksız olduğu bir ölçek yakaladık. Gotham City’yi inandırıcı bir gerçek Amerikan şehri haline getirerek inanılır gerçekliği arttıracak yöne doğru daha da gitmek istedik.” Dalgın bir şekilde ekliyor: “Batmobil gibi bir şeyin gerçek sokaklarda hız yapmasını görmek garip. Dünyayı dolaştık, helikopterlerden zoom yapıp her türden abartılı patlamalar yarattık. Batman’i Uzakdoğu’ya da gönderdik. İlk filmde verdiklerimizi aşmamız gerekiyordu ve bu hepimizi çok heyecanlandırdı.”

Set tasarımcısı Crowley, Chicago için “tamamen sinematik. Chicago’nun mimarisi olağanüstü güzellikte. Tüm o harika binalara girdik ve muhteşem setler inşa ettik. Federal mahkeme binasına bile girdik. Film çekmek için harika bir şehir,” diyor.

Crowley stüdyo yerine gerçek binaların içinde inşa edilen setlerin yaratım sürecini denetledi (yine de Londra’daki stüdyolar özel efekt öğeleri için kullanıldı). “Manzaralar gerçek ama onları geliştirmek zorundaydık çünkü Gotham, Birleşik Devletler’in en büyük şehri.”

İki önemli set, ünlü mimar Mies van der Rohe tarafından tasarlanmış bir binanın lobisine kurulan, Bruce Wayne’in çatı katı dairesi ve Batman ve Lucius Fox için kumanda merkezi işlevi gören Yarasa Sığınağı. Wayne Malikânesi ilk filmde yanıp kül olduğu için, Bruce Wayne ve uşapu Alfred, şehirde bir çatı katına taşınmışlar. “O yalnız biri ve dairenin dekoru bu boşluk hissini yansıtıyor,” diyor Crowley. “Bu alanda, Batman Bruce Wayne maskesi ardına gizleniyor. Bence mimari buna çok uyuyor. Soğuk ve yalnız.”

Yarasa Sığınağı için, prodüksiyon şehrin katmanları içinde sokak seviyesinin altındaki bir yer altı otoparkını işgal etti. “Chicago yer altı yollarıyla ya da şehrin altındaki raylarla bunu yapmanıza izin veriyor,” diye anlatıyor Crowley. “Batman’in yeraltında saklandığı bu sığınak fikrini bulduk. Aslında bu betondan bir kutu. Bazı yönlerden, çatı katındaki modern mimariye geri dönüyor. İlk bakışta bir yer altı otoparkı gibi görünse de aslında her şey yerden ve duvarlardan çıkıp tekrar kapatılabiliyor.”

Batman ve Bruce Wayne’i giydirme görevi bir kez daha Lindy Hemming’e verildi. Teknolojideki değişiklikler sayesinde, Hemmings’in tasarladığı yeni Batman kostümü, Christian Bale’in daha kolay kullanabileceği bir kıyafet oldu. “Başımı çevirebiliyorum, lastik kıyafetin yol açtığı öfke krizine gireceğimi hissetmeden daha uzun süre oturabiliyorum,” diyor Bale gülerek. “Bu çok daha havalı ve kullandığımız dövüş tekniğiyle daha iyi uyum sağlayacak şekilde daha esnek.”
Hemming ve Batman kostümü teknisyeni Graham Churchyard, Nolan’la birlikte çalışarak Batman Başlıyor’da yaptıkları değişiklikleri daha da ileri götürdüler. Yine de kostüm, Churchyard’ın “korkutucu siluet” olarak tanımladığı özelliği taşıyor.

Hemming hem kendisinin hem de Nolan’ın bu kez daha ileride olduğunu söylüyor. “Filme önceki filmde kullandığımız kostümle başlıyor ve sonra, öyküdeki gelişime bağlı olarak yepyeni bir kostüm ediniyor,” diye açıklıyor. “Daha modern, ordu için yapılmış zırhlı donanım ve motosiklet sporlarındaki korumadakine benzer rahatlıkta bir kıyafet. Vücudu saran ağ, hava dolaşımına izin veriyor. Yani başlangıç olarak, giymesi daha rahat. Koruma ağın kendisinden geliyor ama aynı zamanda ağın üzerine döşenmiş plakalar da koruma sağlıyor. Plakaların çoğu eklemli; böylece Batman hareket ettiğinde onlar da ediyor. Yaptığımız şey Batman’in silüetini ve pelerinini olduğu gibi korumak oldu ama giysinin bir araya getirilme ve çalışma şeklini değiştirdik.”

Ancak giysinin Batman mitolojisindeki önemini bilen Nolan, yeni kıyafetin yaratımını filmde anlattı. “Orijinal kıyafetle hemen hemen aynı yoldan elde ediyor- Lucius Fox’a gidiyor ve istediği şeyleri anlatıyor. Fox da şirketin araştırma geliştirme bölümündeki beyefendi olarak ona olasılıkları gösterip yeni bir kıyafet hazırlıyor,” diyor Hemming. Bence repliklerden biri, Batmobil’i park ederken arkasını görmesi gerektiğiyle ilgili.”

Hazırlık, prodüksiyon, şüphesiz kurgu, müzik ve son mix süreci… Nolan, Kara Şövalye’nin yapımının her aşamasında olmaktan mutlu olduğunu söylüyor. Bunun yanında, çok da eğlenceliymiş. “Bu, 12 yaşındayken yapacağınızı bildiğiniz türde bir iş; ne kadar şanslı olduğunuza inanamıyorsunuz,” diyor gülümseyerek. “Bazı günler hissettiğim tam da bu. Ama filmin kurgu, müzik ve bitmiş haline dahil olan tüm süreçlerden de çok hoşlanıyorum.”

Warner Bros. Pictures Legendary Pictures ortaklığında bir Syncopy Yapımı olan Christopher Nolan yönetimindeki Kara Şövalye’yi sunar. Christian Bale Batman/Bruce Wayne rolünü tekrarlıyor; Akademi Ödülü adayı (Brokeback Mountain) Joker rolünde; Aaron Eckhart Bölge Savcısı Harvey Dent ve Maggie Gyllenhaal Rachel Dawes rollerini canlandırıyorlar. Batman Başlıyor’dan gelen oyuncular ise Teğmen Jim Gordon rolünde Gary Oldman; Alfred rolünde Oscar sahibi Michael Caine (The Cider House Rules) ve Lucius Fox rolünde Oscar sahibi Morgan Freeman (Million Dollar Baby).

Nolan’ın yönettiği filmin senaryosu Jonathan Nolan ve Christopher Nolan,tarafından yazıldı; filmin öyküsü Christopher Nolan ve David S. Goyer’a ait. Emma Thomas, Charles Roven and Christopher Nolan yapımcı, Benjamin Melniker, Michael E. Uslan, Kevin De La Noy ve Thomas Tull yardımcı yapımcı olarak görev yapıyorlar. Kara Şövalye, DC Comics tarafından yayımlanan çizgi romanlarda yer alan karakterlerden esinlenildi. Batman Bob Kane tarafından yaratıldı.
Kamera arkası ekibini oluşturan isimler: İki kez Oscar kazanmış görüntü yönetmeni Wally Pfister (The Prestige, Batman Begins), Oscar adayı set tasarımcısı Nathan Crowley (The Prestige), Oscar adayı editör Lee Smith (Master and Commander: The Far Side of the World) ve Oscar sahibi kostüm tasarımcısı Lindy Hemming (Topsy-Turvy). Filmin müzikleri, daha önce Batman Begins’in müziklerinde işbirliği yapan Oscar sahibi ve defalarca Oscar’a aday gösterilmiş Hans Zimmer (The Lion King, Gladiator) ve Oscar’a yedi kez aday olmuş James Newton Howard (Michael Clayton, The Fugitive) tarafından hazırlandı.

Kara Şövalye’nin dünya çapındaki sinema salonlarında ve IMAX’te dağıtımı bir Warner Bros. Entertainment şirketi olan Warner Bros. Pictures tarafından yapılacak.

Hiç yorum yok: